Doğal taşların en az 5000 yıl öncesine dayanan Çin’den Mısır’a kadar uzanan köklü bir geçmişi vardır. Antik Çin’de tedavi aracı olarak kullanılırken, Mısır’da güç, pozitif kuvvet ve güzellik için kullanılmıştır. Günümüzde yapılan kazılarda bulunan kalıntılar da göstermektedir ki; doğal taşlar her dönemde insanlığın bir parçası olmuş onlara fayda sağlamış ve kendi öz enerjilerini açığa çıkarmalarını desteklemiştir.
Başlıca iki tür faydasından bahsedilebilir; ilki taşların insan teni üzerindeki emilimi diğeriyse bireyin enerji alanıyla etkileşime girerek bedende denge ve uyum sağlamasıdır. Tendeki emilimi biraz açmak gerekirse; nasıl tuzdaki iyot insan vücudu için çok önemliyse ve mcg eksik alınsa bile hemen baş dönmesi yapabiliyorsa insan vücudunun aynı zamanda iz miktarda bakır, magnezyum, flor gibi minerallere de ihtiyacı vardır. Bu mineralleri iz miktarda vücuda almanın en doğal yolu olan doğal taşlar tene temas ettiğinde vücut ihtiyacı olan minerali emilim yoluyla sağlar. Dolayısıyla yine en çok sorulan sorulardan biri olan ‘Doğal taşlar tene temas etmeli mi?’ sorusuna da değinirsek, evet bu gibi faydalarından yararlanmak için hakiki doğal taş kullanmak koşuluyla tene temas etmelidir.
Dünyada hiçbir kesinlikten bahsedilemez; hastane hastane gezip şifası bulunamamış bir hastayı tek bir doğal taşın ayağa kaldırdığını iddia etmekte akla aykırıdır. Doğal taşlar tıpkı şifalı bitkiler gibi alternatif tıp grubundadır. Nasıl bu bitkilerin faydasının bir kesinliği yoksa doğal taşlar da böyledir. Ancak enerjiyi inançla ve güvenle besleyerek şifa sağlayabilirsiniz, nasıl ki yemek yerken ben doymam diyerek yerseniz doymazsanız ama doyarım diye yerseniz doyduğunuzu hissedersiniz, anlayacağınız inanmak önemli bir faktör. Belirtmek gerekir ki Osmanlı Doğal Taş’ı tercih eden müşterilerimizden çok fazla şifaya ulaşanı ve faydalananı gördük.
Doğal taşlar antibiyotik değildir, kullandıktan 3 gün sonra gibi bir zaman dilimi belirlemek gerçekçi olmaz. Kullanmaya başladıktan sonra ve daha da önemlisi devamlı kullanmaya özen gösterdikten sonra tende emilimiyle belli bir zaman aralığında faydaları görülmeye başlanacaktır.
Taş seçimi konusunda kişinin istekleri ve sıkıntıları göz önüne alınmalıdır bu noktada Osmanlı Doğa Taş Whatsapp Hattı üzerinden bizimle iletişime geçerek taş uzmanından destek alabilirsiniz. Neden destek almalıyız biz kendimiz araştırarak seçemez miyiz diye sorarsanız da şöyle bir örnekle açıklayabiliriz; mesela apatit taşı hem hafıza kuvvetlendiricidir hem de iştah kesicidir. Dolayısıyla siz çocuğunuzun hafızası güçlensin diye ona bu taştan bileklik almak istediğinizde eğer zayıf ve iştahsız bir çocuksa daha da iştahının kesildiğini gözlemleyebilirsiniz. Her taşın tamamen ilmine vakıf olmak bu yüzden gereklidir. Ya da herhangi bir sıkıntı ve şikayetiniz yoksa burçlar taş seçimi konusunda belirleyici ve yol göstericidir.
Evet Osmanlı Doğal Taş ürünlerini her yer de kullanabilirsiniz. En fazla denizdeki tuz ve kaplıca sıcaklığından üzerindeki cilalar kaybolabilir o da taşa herhangi bir zarar vermez. Çok farklı kaynaklarda ‘Doğal taşları suya sokmayınız’ ibaresi görmekteyiz; halbuki hayır taşlar fıtratı gereği nasıl doğada nasıl su ve çamurun içinde bulunuyorsa hakiki taşı sudan korumak gerekmez. Hatta mümkünse duşta takın ki taş aldığı negatif enerjiyi de temizlesin.
Doğal taşlar evrenseldir dünyanın çeşitli bölgelerinde çıkmaktadır ama genelde Çin’de işlenir. İnsanlar genelde Çin’i duyunca ‘sahte ya da kötü işçilik, uyduruk mal’ gibi düşünse de Çin düşük maliyetli işçilik nedeniyle üretim alanında en gelişmiş ülkelerden biridir ve doğal taşı işlemek için gerekli sistemsel alt yapıya sahiptir.
Evet Türkiye topraklarında doğal taşa rastlanmaktadır ancak Türkiye’de doğal taş işçiliği yapılamadığından ve bulunan kaynakların çok zengin olmamasından ötürü ticari boyutu olan bir taşımız şu an için bulunmamaktadır.
Yıldız taşı doğada bulunan bir taş değildir, sentetik bir taştır. Osmanlı Doğal Taş olarak yalnızca hakiki taşları müşterilerimize sunuyoruz. Oniks taşı ise şaibeli bir taştır; her taşın analizi ve faydasından emin olmadan satışa sunmuyoruz. Oniks taşı hakkında yazılan bazı kaynaklarda baş ağrısı yaptığı ve ayrılık taşı olduğu bilinmektedir bu nedenle bu taşın satışını biz yapmıyoruz ancak maliyeti düşük, siyah rengiyle gösterişli bir taş olduğundan ötürü tüccarların sevdiği ve seçtiği bir taştır.
Taşların doğada oluşması milyonlarca yıl alır, onu değerli kılan en önemli yönlerinden biri benzersizliğidir. Yani nadir bulunan taşlar daha pahalıya mal olurken yaygın olanların maliyeti daha düşük olmaktadır. Fiyatlarını etkileyen diğer faktörlerse; rengi, berraklığı, işçiliği ve kesimi olarak sayılabilir. Meyve gibi düşünün; muz da elma da meyvedir ama biri diğerinin 3 katıdır. Bundan dolayı taşların fiyatları değişkendir bu da aslında taş ucuz olursa doğal taş değildir algısının yanlışlığını gözler önüne sermektedir
Eğer istek ve sıkıntımız varsa burçlar ikinci planda olabilir ama herhangi bir isteğimiz yoksa ve sağlıklıysak taş seçiminde burçları kullanabiliriz. Ancak şunu belirtmekte fayda var alacağınız üründe kesinlikle burcunuz taşı olmak zorunda değildir örneğin; burcunuzun taşı ametistse ve tiroid hastasıysanız ametist taşı tiroid bezlerine iyi gelmeyen bir taştır bu gibi durumlarda burç ikinci plana atılır. İşte bu yüzden bir kez daha hatırlatmakta fayda var; taş seçiminde uzmanlarımızdan destek alabilirsiniz.
Doğal taşlar tabiatına uygun olarak doğada nasıl bulunuyorsa temizliği ve negatif enerjiden arındırılması da aynı şekilde gerçekleşir; su ve toprak. İlk olarak duş alırken çıkarmayın bu zaten temizleme yapacaktır. 15 günde bir de doğal bahçe toprağına koyup topraklama yapılabilir. Ancak burada da hazır çiçek toprağı olmaması önemlidir içindeki yüksek orandaki gübre nedeniyle asit taşa zarar verebilir. Taşın enerjisinin yenilenmesi açısından ay ışığı da çok önemlidir. Toprağa koyduğunuz saksıyı gece ay ışığına bırakarak da bakımını sağlayabilirsiniz. Yine yaygın olarak bilinen bir diğer yöntemde belli aralıklarla tütsüleme yapmaktır. Bakımın sıklığı da 15 günde bir veya ayda bir olabileceği gibi taşın enerjisinin düştüğünü hissettiğinizde de yapabilirsiniz.
Doğal taş kullanmak için illa ki dert, hastalık ya da istek olmak zorunda değildir. Diyelim ki işinizde başarılısınız bir şikayetiniz yok o zaman sizin de özellikle nazardan korunma ve enerjinizi güçlendirmek ve başarınızın devamlılığını desteklemek için de kullanmanız gerekir.
Bu çok kişisel bir konu olmakla beraber taşları iyi tanımak tam da bu noktada önemlidir. Örneğin zayıfsanız iştah kesici taşlar kullanmamalısınız. Herkes için kesinlikle zararlı olduğu bilinen bir taş yoktur.
Ciddi yan etkileri olan bir taş henüz görmedik. Uzun yıllardır kıymetli müşterilerimizi doğal taşlarla buluşturuyoruz. Hiç olumsuz bir geri dönüş almamakla birlikte doğru taş seçimi çok önemlidir. Genelde müşterilerimize öncesinde kendilerini anlatmalarını rica edip onlara uygun olarak kişiye özel bir taş önerisinde bulunuyoruz. Bilinçli kullanıldığı sürece doğal taşların yan etkisi yoktur.
Doğal taşlar kırılır, taş denilince akla sert çelik gibi madde gelse de öyle değildir. Kullandığımız 96 çeşit taşın her birinin sertlik derecesi birbirinden farklılık göstermektedir. İçlerindeki damarlardan çatlayıp kırılabilir.Her taş doğada aynı formda bulunmaz; ametist diş şeklinde görülürken pembe kuvars kütle halinde bulunur. Dolayısıyla işlenme süreçleri de birbirinden farklılık gösterir. İşlenmesi sırasında içinde damar kaldıysa damarlarından kırılabilir. Bir diğer kırılma nedeni de aşırı nazar ve negatif enerji de olabilir. Örneğin Selenit taşı çok yumuşak bir taştır ve tende emilimi şikayetin durumuna göre oldukça hızlıdır. Kiminde bir ayda kiminde bir senede eriyip bitebilir, eriyip şeker gibi kırılarak yok olduğu bilinmektedir.
Taş her zaman taştır kırılsa da şifası içinde saklıdır. Taşın çöpü yoktur, evinizin içindeki bir toprağa koyarak enerjisinden ve görsel güzelliğinden faydalanabilirsiniz.
Çok ciddi ayrımlar olmamakla birlikte sadece ay taşı dişil bir taştır. Her kadın kullanmalıdır ancak erkeğe pek uygun değildir.
Taş seçiminde belli standarda uymak gerekir; bileklikte 5-7 çeşit kolyedeyse 8-12 çeşit idealdir. Taşları tek kullanmak ideal olan olsa da taşları bilen biri tarafından enerjileri birbirine uyumlu olan taşlardan yapılan kombinasyonlar da tercih edilebilir. Nasıl ki bazen doktora gittiğinizde tek bir ilaç yeterli gelmiyor ve bir diğerini destekleyecek ilaçlar yazarak bir reçete yazılıyorsa aynı mantıkla düşünülebilir. Sadece birbirine zıt düşmeyen taşlar olmamasına özen gösterilmelidir.
Gerçek doğal taşı anlamak kolay değildir, her taş birbirinden eşsizdir. Bir standardı olmadığı gibi hakikiliği de bir kalıba sokmak mümkün değildir. İnternette bilgi kirliliği çok yaygındır örneğin; ‘Taşı eline aldığında rengi değişiyorsa gerçek doğal taştır’ gibi. Hayır, doğal taşlar arasında ele alındığında renk değiştiren bir tane bile taş yoktur. Bu bilgiler ürün pazarlamak için söylenmektedir. Doğal taşı anlamak için bu alanda bilgili olmak ve her bir taşı tek tek tanımak lazımdır. Kimi doğal taş pürüzsüzken kimi damarlıdır. Onların yapısını bilmedikçe gerçek ve sahte ayrımı yapabilmek mümkün değildir. Yine bir diğer yanlış bilgi de tuzlu su testidir. Tuzlu suda yalnızca kehribar test edilebilir. Kehribar’da taş değildir, çam reçinesinin fosilleşmiş halidir. Pek çok insan doğal taş bir ürünü tuzlu suya atıp batmamasını bekliyor ancak bu çok basit bir fizik yasasıdır ve öz kütleyle alakalıdır. Kehribar çam reçinesi olduğundan ötürü hafiftir ve tuzlu suda yüzeye çıkar. Ancak bu yönteminde şöyle bir handikabı var ki, plastik bir boncuk da su üzerine çıkabilir ve gerçek doğal taş olarak pazarlanabilir. Bu nedenle doğal taş satın alınırken güvenilen yerlerden alınmalı.
Özellikle de içinde bulunduğumuz yüzyılda modern çağın getirisi olan metropol yaşantısı içinde yüksek düzeyde stres altında varlığını sürdürmeye çalışan ve gerilim altında yaşamasına bağlı olarak olumsuz elektrik yükü ile şarj olan bireylerimizin toprakla olan ilişkisizliği de göz önüne alındığında geldikleri yer olan toprakla bağlantıda kalmaları ve içteki pozitif enerjiyi dışarı çıkartmaları açısından doğal taşların kullanılması elzemdir.
Doğal taş mıknatıs gibidir enerjiyi çeker dolayısıyla kimseye bileklik veya kolyenizi vermemeniz gerekir. Çünkü bir başkası taktığında onun üzerindeki negatif enerjiyi sünger gibi emer ve siz o bilekliği tekrar taktığınızda sizi rahatsız eder. Olur da kırmadığınız bir insan alıp da takarsa siz tekrar kullanmadan toprağa bırakın ve enerjisini temizleyin.
Bütün doğal taşların bir arada bulunduğu bir ürün olmaz demek yanlış olur elbetteki olur ancak birbiriyle ya da sizin şikayetlerinizle uyumlu olmayan taşlar bir arada kullanıldığında size şifa yerine zarar da getirebilir. Örneğin iştah kesici özelliğe sahip olan bir taşla iştah açıcı özelliğe sahip bir taş yan yana geldiğinde taşların enerjisi çarpışır. O nedenle bir aradığında kullanıldığında uyum içinde işleyecek taşların bir arada kullanılması daha sağlıklıdır.
Doğal taşın kullanım ömrü yoktur, topraklama yöntemiyle enerjisini temizleyerek devamlı kullanabilirsiniz. Ancak topraklama işlemini hiç yapmadan devamlı kullanmak iyi değildir çünkü taş olumsuz enerji ve nazarı çekerek dolduysa bu sefer sizi rahatsız etmeye başlar onu çıkarıp atmak istersiniz. İşte o zaman taşımızı temizleme zamanının geldiğini anlamış oluruz.
Burada da çok büyük bir yanılgı söz konusu işlenmiş denince taşın doğallığını yitirdiği düşünülmekte halbuki taşı doğadan çıkarıldığı haliyle kullanmak mümkün değildir. Taşlar çok farklı formlarda keşfedilebilirler; diş, küre, kütle vb. Bu ürünler şekillendirilmeden, temizlenmeden ve balmumu ile pürüzsüz hale getirilmeden günlük kullanıma uygun değildir. Çünkü balmumu kaplaması yapılmayan mat doğal taşı taktığınızda hassas olan insan cildine zımpara etkisiyle ciddi hasarlar verebilir. Dolayısıyla bu doğal taşı işlemekten ziyade taşı işlevsel ve kullanılabilir bir hale getirmektir.
Asıl işlenmiş taş diyebileceğimiz yıldız taşı gibi yarı değerli taş grupları atölyede kayaçların eritilip farklı maddelerle karıştırılmasıyla elde edilen yapay bir taştır. Taş hissi veren dokusu nedeniyle taş sanılsa da aslında doğal taş değildir, insan yapımı karışım yapay taştır. Önceden doğal taşlarla piyasadaki sahte taşlar plastik yapıları nedeniyle belli oluyordu ancak günümüzde teknolojinin gelişmesiyle beraber sahte taşlar tıpkı taş yapısında olabiliyor; mesela ok düşük maliyetli kaldırım taşı benzeri görüntüye sahip Jade taşı her taşın rengine boyanıp fırınlama yapılarak o taşmış gibi pazarlanabiliyor. Hatta bu fırınlama işleminden kaynaklı renk dahi atmıyor. Gerçek doğal taş kullanıldıkça şekli değişiyor ve zamanla eriyebiliyor ancak bu yapay taşlar ne şekil ne renk değiştiriyor hatta o taş bu yüzden sanki daha gerçekmiş algısı oluşturuyor. Böyle de bir yanılsama söz konusu.
Genelde sıkıntılara yönelik olmakla beraber, öğrenci kolyesi, burç ürünleri ve çakra ürünlerimiz en çok tercih edilen ürün gruplarımız.
Kökten taca olarak adlandırılan vücudumuza dağılmış, enerjinin akışını sağlayan 7 temel nokta vardır. Bu yedi noktaya Çakra denir. Çakralar aracılığıyla her türlü duygusal, ruhsal ve fiziksel enerjiyi alır, bu enerjinin akışını ve yayılımını sağlarız. Çakraların amacı hayattaki dengeyi ve yeniliklere açık birer birey olmayı sağlamakla beraber en yüksek benliğimize ulaşabildiğimiz verimli bir hayatı sürdürebilmemizdir. Bunun içinde bu 7 çakra noktasının tümünün açık ve erişilebilir olması gerekmektedir.
Binlerce yıldır kullanılagelen şifalı doğal taşlarında bu enerjinin akışını sağlaması için çakraların açık ve erişebilir olmasına yardımcı olduğu bilinmektedir. Doğal taşlar zamanla negatif enerjiyle dolan ve enerji akışını sağlayamayan bu çakra noktalarının her birine denk gelen bir taşla bu noktalardaki enerjiyi emerek çakra noktalarının yeniden açılmasını sağlar. Bireyi koruyucu ve destekleyici bir üründür.
En çok sorulan ve en çok sıkıntımız olan konu; Türkiye’de maalesef ki doğal taşlara sertifika veren bir kurum yok. Taşların analizini yapan GLT Laboratuvarı var ancak bu analizlerin maliyeti bizim satışa sunduğumuz ürün gruplarına uygun değil. Bir birim taşın analiz fiyatı 3000 ila 5.000₺ arasında değişiklik göstermekte. Daha da önemlisi bu sertifika sadece analizi yapılan o tek parça birim taş için geçerli. Yani örneğin ametist bir bileklik için yapılan analiz sonucu alınan sertifika ile diğer tüm ametist bilekliklerin sertifikalı olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü o sertifika sadece analizi yapılan o tek ürün için geçerlidir. Bundan dolayı maalesef ki ülkemizde bu sertifika konusu çok şaibeli bir bilgi. Dolayısıyla ürünlerimizin satış fiyatı göz önüne alındığında bizim ürünlerimizin laboratuvar sertifikası yok. Ancak koşullarda sertifika alınabilir örneğin fiyatı 40.000₺ olan bir zümrüt yüzük satışı gerçekleşecektir, onun fiyatı göz önüne alındığında sertifika alınabilir. Biz Osmanlı Doğal Taş olarak ürünlerimizi kendi firma bünyemiz altında sertifikalıyor; o ürünü bizden aldığınızı gösteren sertifika veriyoruz. Böylece yalnızca doğal taş satan bir firma olarak ürünümüzün arkasında duruyoruz. Yine taşın gerçekliği konusunda olduğu gibi bu konuda da piyasada çok büyük bir bilgi kirliliği var; birçok firma müşterilerine üzerine sertifika yazısı bastırdıkları kağıt gönderiyor. Sertifika bir kağıdın üzerine uydurulmuş bir sayı üstüne de sertifika başlığını bastırmakla olmaz. Hiç değilse sertifika diye aldığınız belgenin o firmaya ve o ürüne ait olduğunun doğruluğunu belgelemesi lazım.
Doğal taş ürünlerinde kullanılan aparatların garantisi olmuyor; çünkü aparattır zamanla kullanımdan kaynaklı kırılabilir. Doğal taşta zaten bir garanti söz konusu olamaz çünkü taktığınız ilk gün dahi negatif enerjiden çatlayıp kırılabilir. Nasıl ki bir vazo, porselen aldığınızda bir garantisi olmuyorsa doğal taşın da garantisi yoktur. Orijinal ürün garantisi ise süresiz bir şekilde garantimiz altındadır. Satın alındıktan sonra çok uzun bir süre dahi geçse o ürünün bizden alındığını ve orijinal olmadığını kanıtlarsanız biz o ürünü firma olarak iade alırız. Çünkü Osmanlı Doğal Taş ailesi olarak sonuna kadar ürünlerimizin kalitesinin arkasındayız.
Doğal taşlı bir ürünü satın aldığınızda 2-3 dakika ılık suya tutup kullanmaya başlayabilirsiniz. Ürünlerimiz teşhir ürünü olmadığı için direk olarak atölyemizde üretilip kıymetli müşterilerimize ulaştırılmaktadır. Bu nedenle topraklama yapılmasına gerek yoktur. Doğal taşlı üründe düzenli kullanım oldukça önemli bir faktör olmakla beraber ürünü bir hevesle alıp kullanmayıp masanın üstünde bırakıp o üründen şifa beklemek gerçekçi bir yaklaşım olmayacaktır. O yüzden aldığınız ürünle dostluk bağı kurup ona gerekli özeni ve bakımı gösterin ki o da sizi şifasıyla sarsın!